Türkiye, Eril mi Dişil mi? | Laba Uluslararası Eğitim Platformu
Для отслеживания статуса заказа — авторизируйтесь
Введите код, который был выслан на почту Введите код с SMS, который был выслан на номер
Код действителен в течение 5 минут Код с sms действителен в течение 5 минут
Вы уверены, что хотите выйти?
Сеанс завершен
На главную
Blog

Arama

içerik

Türkiye, Eril mi Dişil mi?

Bu makalemizde, Hofstede Modeli aracılığıyla Türk toplumunun derin kültürel dinamiklerini ele alıyoruz.

cover-76-6613c8ac34121417724156-min-661d19ec63fb7469223061.jpg

Geçtiğimiz aylarda sosyal medyada oldukça ilginç ve eğlenceli bir akıma şahit olduk: şehirlere ve nesnelere cinsiyet atamalarında bulunmak. Mesela sizce de Berlin bir erkek mi? Ya da bir kalem... 

Bu tür sorular başta basit ve eğlenceli bir oyun gibi görünse de insanların cevapları arasında dikkat çekici benzerlikler bulunduğunu fark ediyoruz. Hofstede’in geliştirdiği altı farklı kültürel boyut, bu benzerliklerin aslında belli bir mantığa ve kültürel algıya dayandığını bize gösterirken, cevapların altında yatan kültürel yapıyı ve insan davranışlarını anlamamızda bize yardımcı oluyor.

Kültürel boyutlar, bir toplumun değerlerini, inançlarını ve tercihlerini nasıl şekillendirdiğini anlamamızda kilit role sahiptir. Bir şehre ya da nesneye atfedilen cinsiyet, o kültürün maskülenlik veya feminenlik algısına nasıl baktığını yansıtabilir.

Şimdi, Hofstede’in kültürel boyutlarını inceleyerek, bu akımların ve genel olarak kültürel algıların altında yatan anlamları keşfetmeye başlayalım. 

Kültür Boyutları

  • Güç Mesafesi (Power Distance): 

Toplumun güç eşitsizliğini nasıl kabul ettiği ve beklediği ile ilgilidir. Yüksek güç mesafesi olan toplumlarda, güç eşitsizliği kabul edilir ve otoriteye saygı genellikle tartışılmaz. Düşük güç mesafesi olan toplumlarda ise güç daha eşit dağıtılır ve hiyerarşik yapılara daha az önem verilir.

  • Bireysellik vs. Toplumsallık (Individualism vs. Collectivism):

Bireylerin topluluk içindeki bağımsızlıkları ve ilişkileri ile ilgilidir. Bireysel toplumlarda, bireylerin kendi hedefleri ve ihtiyaçları önceliklidir, bireyler genellikle kendileri ve çekirdek aileleri için sorumluluk alırlar. Kolektivist toplumlarda ise grup hedefleri ve ihtiyaçları öne çıkar; bireyler aileleri, arkadaşları ve topluluklarıyla güçlü bağlar kurar ve onların iyi oluşunu kendi iyi oluşları üzerinde tutar.

  • Erillik vs. Dişillik (Masculinity vs. Femininity): 

Bir toplumun rekabetçilik (erillik) ve uyum (dişillik) arasında nasıl denge kurduğunu ele alır. Eril toplumlar başarıya, rekabete ve maddiyata büyük önem verirken, dişil toplumlar insan ilişkileri, uyum ve yaşam kalitesini ön planda tutar.

  • Belirsizlikten Kaçınma (Uncertainty Avoidance): 

Bireylerin belirsiz durumlar karşısında nasıl hissettiklerini ve bu durumlarla nasıl baş ettiklerini açıklar. Belirsizlikten kaçınma düzeyinin yüksek olduğu toplumlar, belirsizlikleri en aza indirmek için katı kurallar, yasalar ve düzenlemelere başvururken, düşük belirsizlikten kaçınma düzeyine sahip toplumlar daha esnek ve yeniliklere açıktır.

  • Kısa Vadeye Dönüklük vs. Uzun Vadeye Dönüklük (Short-Term vs. Long-Term Orientation): 

Toplumların geçmiş, bugün ve gelecek zamanı nasıl değerlendirdikleri, olay ve durumların bu akıştaki sırası ve ağırlığının nasıl olduğunu ifade eder. Uzun vadeye yönelimli toplumlar, geleceğe ilişkin planlar yapma, pragmatik davranma, tasarruf gibi davranışlar sergilerken, kısa vadeye yönelimli toplumlar, gelecekten ziyade geçmiş veya şimdiye odaklıdır. Gelenek-görenekler ve toplumsal düzeydeki sorumluluklar önemli görülür.

  • Hoşgörü vs. Kısıtlılık (Indulgence vs. Restraint): 

Toplumların özgürce zevk alma ve eğlenme ile ilgili tutumlarını gösterir. Hoşgörülü toplumlar, kişisel zevklerin ve eğlencenin serbestçe yaşanmasına izin verirken, kısıtlı toplumlar bu tür eğilimleri daha fazla düzenler ve sosyal normlarla kontrol altında tutar.

Önerilen gönderi:

preview-51-65e847b6ed503340006632.png

TikTok’un Pazarlama Stratejilerine Derin Bakış

Okuyun

Türkiye’yi Anlamak

  • Güç Mesafesi (66 Puan)

Türkiye, güç eşitsizliklerini kabul etme eğilimindedir. Toplumda hiyerarşik yapılar benimsenir ve üst düzey yöneticiler sıklıkla "baba figürü" olarak görülür. Yönetim merkeziyetçidir, çalışanlar kendilerine ne yapacaklarının söylenmesini beklerler. Kontrol istenci vardır, iletişim dolaylıdır ve bilgi akışı seçicidir.

  • Bireysellik (48 Puan)

Türkiye, bireysel değerlerden ziyade kolektif değerleri ön plana çıkarma eğilimindedir. "Biz" duygusu ön plandadır, grubun uyumu her zaman korunur ve çatışmalardan kaçınılır. İlişkilerin ahlaki bir temeli vardır ve bu, görevlerin yerine getirilmesinden daha önceliklidir. Güven ilişkisi kurmak için başlangıçta zaman harcanmalıdır. Nepotizm daha sık görülebilir ve iş ortamında geri bildirim her zaman dolaylıdır.

  • Başarıya Yönelik Motivasyon (45 Puan)

Türkiye, ortak değerlere dayalı bir yapıya sahiptir. Toplum rekabetten ziyade birlikte çalışmayı ve uyum içinde olmayı tercih eder. Boş zamanlar aile ve arkadaşlarla birlikte değerlendirilir. 

  • Belirsizlikten Kaçınma (85 Puan)

Türkiye, belirsizlikten kaçınma konusunda oldukça yüksek bir eğilime sahiptir. Toplumun belirsizliği azaltmak için katı kurallar ve ritüeller oluşturma ihtiyacı mevcuttur. Bu ritüeller, geleneksel sosyal kalıplar olarak belirsiz durumlarla başa çıkmak için kullanılır.

  • Uzun Vadeli Yönelim (35 Puan)

Türkiye, geçmişe ve geleneklere büyük değer veren, toplumsal değişime karşı temkinli yaklaşan normatif bir toplumdur. Gelecek için tasarruf yapma eğilimi düşüktür, sonuçlara hızlıca ulaşmaya yönelik aceleci bir yaklaşım mevcuttur.

  • Hoşgörü (49 Puan)

Türkiye, hoşgörü boyutunda orta seviyede yer alır, bu da toplumun ne tamamen serbest bırakıcı ne de aşırı kısıtlayıcı olduğunu gösterir. İnsanlar arzularını ve dürtülerini bir dereceye kadar kontrol altında tutarlar fakat bu kontrol çok sıkı değildir.

Zengin Bir Kültürel Mozaik 

Bu boyutlar, Türk toplumunun değerlerini, inançlarını ve tercihlerini anlamamızı sağlayarak, kültürlerarası etkileşimlerde daha bilinçli ve duyarlı bir yaklaşım geliştirmemize olanak tanır.

Küreselleşen dünyamızda, farklı kültürlerin değerlerini ve pratiklerini anlamak, birbirimizle daha empatik ve anlayışlı bir şekilde etkileşime girmenin anahtarıdır. Hofstede'in modeli ve bu tür kültürel analizler, farklı perspektifler arasında köprüler kurmamıza ve daha uyumlu bir topluluk oluşturmamıza yardımcı olabilir.

Kültürel farklılıkları daha derinden anlamak ve kendi kültürünüzü diğerleriyle karşılaştırmak istiyorsanız, Hofstede'in "Country Comparison" aracını kullanabilirsiniz. Bu araç, kültürel boyutlar çerçevesinde farklı ülkeler arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları keşfetme imkanı sunar. Böylece, sadece Türkiye'nin değil, dünya üzerindeki diğer kültürlerin de zenginliğini ve çeşitliliğini daha iyi anlayabilirsiniz.

Yukarıda Country Comparison aracını kullanarak yaptığımız, Kanada, Japonya, Norveç ve Türkiye’nin 6 farklı kültür boyutu eksenindeki karşılaştırmasını görüyorsunuz. Bu karşılaştırmalara bakarak üzerine tartışabileceğimiz çok fazla konu var, siz de seçtiğiniz ülkelerle ilgili yaptığınız araştırmaları ve düşüncelerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın!

Haber bültenimize abone olun

Haftada en iyi materyalleri içeren bir mektup. Hiçbir şeyi kaçırmamak için abone olun
Takip ettiğiniz için teşekkür ederiz