Tüm çalışanlar sonsuza kadar şirketiniz için çalışmayacaktır. ABD İşgücü İstatistikleri Bürosu'na göre, personel devir hızı 2019'da %36 idi, fakat 2018'de bu rakam sadece %27'ye ulaştı ve 2010'dan beri personel devri hızı %88 arttı.
Benzer bir durum şu anda tüm dünyada var. 2020'de bir ömür boyu aynı şirkette çalışma fikri ütopik görünüyor, ancak çoğu zaman işletmelerin kendileri önemli çalışanların ayrılmasına sebep oluyorlar.
Google, Oracle ve Instagram örnek olaylarından şirketlerin hangi büyük hatalarının çalışanlarının işten ayrılmalarına yol açtığını anlatıyoruz.
#1. Terfi kararını lider olmayan kişilere emanet edin!
Şeffaf olmayan bir terfi sistemi stres seviyesini artırmak ile beraber aynı zamanda yanlış hedef belirlemeye de yol açar.
Google Yazılım Geliştiricisi Michael Lynch blogunda şirketten neden ayrıldığını anlatıyor. İlk olarak, şirketin iç politikası konusunda hayal kırıklığına uğradı. Terfi kararı, terfi için başvuran çalışanların çalışmalarını analiz eden anonim bir komite tarafından verildi.
İlk terfi reddedildikten sonra, Michael komitenin sadece yararlı olduğunu değerlendirdiği görevleri yapmaya başladı. Aynı zamanda, önemsiz hataları düzeltmeyi ve diğer projelere yardım etmeyi bıraktı, çünkü terfi açısından bunlar anlamsız görünüyordu ve liderlik özellikleri gösterilmiyordu.
Kendine "Bu zor sorunu nasıl çözebilirim?" diye sormak yerine, "Bu sorunu nasıl zorlaştırabilirim?" diye sordu.
#2. Değerlerinizi önemsemeyin!
2018'de Google'da Project Maven adlı rezil bir askeri proje nedeniyle protestolar meydana geldi. Bunun çerçevesinde şirket, yapay zeka teknolojilerini ABD Savunma Bakanlığı'na devrediyordu.
3 binden fazla çalışan Pentagon ile projeye karşı imza kampanyası başlattı. Mektup şöyle başlıyor: "Google'ın savaş işine karışmaması gerektiğine inanıyoruz."
Ardından yaptıkları geliştirmelerin cinayet silahı olarak kullanılmasını istemeyen 10'dan fazla kişi Google'dan ayrıldı. Binlerce çalışanın imza atmasının ardından Google, gelecek yıl proje üzerinde çalışmayı bırakacağını duyurdu.
#3. LGBT topluluğunun haklarını ihlal edin!
Bu arada çalışanların işten ayrılma kararı, cinsel yönelimi dikkate alınmadan şirkette ne kadar rahat ve özgür hissedebileceklerinden etkilenir. Bahsi geçen Google, muhafazakar bir siyasi konferansa sponsor oldu ve ayrıca YouTube'da LGBT kişilerle ilgili videoları uygunsuz içerik olarak işaretledi.
Eski çalışan Tyler Breisacher «Çalışmaya ilk başladığımda, Google'ın eşcinsel ve transseksüelleri savunan bir şirket olarak bir ünü vardı. Google'ın ticari bir şirket olduğunu ve yalnızca dünyanın yararına bir şey yapmasının beklenmemesi gerektiğini anlıyorum ancak şirket liderlerinden çalışanlarını dinlemelerini ve şirket tarafından belirli sınırların aşılmayacağını bekliyorduk. Ne yazık ki Google’da her şey değişti» dedi.
#4. Çalışanların katkısını hissetmemelerini sağlayın!
Ticari şirketler küçük şirketleri veya yeni girişimleri satın aldıklarında çok hızlı büyüyüp bürokrasi ve sert bir kurumsal kültüre sahip büyük kuruluşlar haline gelirler. İşinin sonuçlarını görmeye alışmış olan çalışanlar, büyük şirketlerde çalışmakta zorlanırlar. Bazen yaptıkları işlerin kimseye faydası yokmuş gibi geliyor.
Programcı Daren Makak, Google'daki yüksek maaşlı işten ayrıldı ve serbest çalışanlar ile şirketler arasında bir uzlaşma sistemi oluşturan Qwil girişimi için eski maaşının sadece %50'ni almaya başladı. Makak, yaptığı işten sorumluluğu hissetmek için tekrar küçük bir şirkette çalışmak istediğini söyledi. Başlangıçta Qwil'da uzun süre çalışmaya beklememesine rağmen, girişimin CEO'su Johnny Reinsch ile konuştuğu zaman fikrini değiştirdi.
Reinsch, «Sizi şirkette bir yıldan fazla çalışacak kadar mutlu edemezsek bu, bizim suçumuz olacak» dedi.
Daren Makak «Bu, yalnızca benim değil, şirketin de işim için sorumluluk paylaştığını ilk kez hissettim. Daha önce, buna ihtiyacım olacağını bile bilmiyordum» diye paylaştı.
#5. Çalışanların kendi işlerini kurabilmeleri için onlara çok fazla ödeyin!
Birkaç Google çalışanı çok yüksek maaşlar nedeniyle işten ayrıldı. 2010 yılında Google, çalışanlara özel bir sisteme göre maaş ödenen yeni bir sürücüsüz araba projesini tanıttı. Şirket, projenin getirdiği gelir üzerine değil, ilerleme üzerine hareket etmeye karar verdi. Bu nedenle, zaman zaman proje üzerindeki çalışmalar kontrol edilirdi ve maaşa çarpanlar uygulanırdı.
En büyük maaş artışlarından biri 2015 yılında gerçekleşti. Bazı çalışanlar milyonlarca dolarlık maaşı aldı ve çalışanlardan biri, proje üzerinde 4 yıllık çalışmada gelirini 16 kat artırdı.
Bu projede çalışan birçok kişiye hayatlarının geri kalanı kurtardi. Onlar için para artık bir motivasyon değildi. Bu nedenle, 2016'da çalışanlar topluca işten ayrılmaya başladı. Ayrıldığı bazı çalışanlar dronelarla ilgili kendi girişimlerini başlatmaya karar verdiler (Otto ve Argo AI bu şekilde kuruldu).
#6. Siyasi tutumunuzu aktif olarak gösterin!
Siyasi seçimin özel bir şey olduğunu ve şirket liderlerinin bile fikirlerini dayatamayacağını veya tüm çalışanlar adına konuşamayacağını hatırlamak önemlidir.
Üst düzey yönetici, 2016'da ABD seçimlerinde şirketin CEO'su Safra Katz Trump'ı desteklediği için Oracle'dan ayrıldı.
Trump Tower Teknoloji Liderlik Toplantısında Safra Katz, «Seçilmiş başkana elimizden geldiğince yardımcı olacağımızı söylemeyi düşünüyorum. Vergi kanununda reform yapmayı, kontrolü azaltmayı ve daha iyi ticaret anlaşmaları sağlamayı başarırsa, ABD teknoloji endüstrisi her zamankinden daha güçlü ve daha rekabetçi hale gelecektir» dedi.
1993'ten beri Oracle'da çalışan George Polisner, istifa mektubunu LinkedIn'de yayınladı. Mektubunda, Trump'ın ABD Bakanlar Kurulu'na seçimi, vergi ve çevre politikaları ve azınlıklara yönelik korku ve nefreti kışkırtma konusundaki endişelerini dile getirdi.
#7. Şirketinizde bağımsızlığı yok edin!
2018'de Instagram'ın kurucuları Kevin Systrom ve Mike Krieger işten ayrıldıklarını açıkladılar. Bundan kısa bir süre önce, şirket Facebook tarafından satın alındı. Instagram CEO'su Kevin Systrom, istifa mektubunda kısa bir şekilde «Mike ve ben hayatımızın bir sonraki bölümüne hazırız» diye yazdı ancak ayrılma nedeni hiçbir zaman açıklanmadı.
Zamanla, her şeyin o kadar kolay olmadığı anlaşıldı. The Verge, Mark Zuckerberg'in uygulamanın çalışmasına yoğun bir şekilde müdahale etmeye ve çalışmasını ele geçirmeye başladığını yazdı. Ayrıca Kevin Systrom ve Mike Krieger,Mark Zuckerberg'den baskı gördü.
Zamanla «Şirket, Facebook tarafından satın alındıktan sonra eski bağımsızlığını kaybetti» dediler.
