Türkiye’nin öncü kahve markalarından biri olan Kahve Dünyası, yurtdışı dahil olmak üzere toplamda 250’den fazla şubeye sahiptir. Türkiye’nin en büyük kakao üreticisi olan Altınmarka Şirketler Grubu’nun bünyesinde yer alan marka, 2023 yılının sonuna kadar toplam 4 milyar TL ciro elde etmeyi planlıyor.
Bu makalemizde, Kahve Dünyası’nın başarısını ve gelirini artırmasını sağlayan faktörlerden bahsedecek ve uyguladığı stratejileri açıklayacağız.
1. Ürünlerinin Üretimini Kendi Yapması
Bir markanın üretimini kendi yapması, ürünlerinde iyileştirme gereken alanları daha hızlı tanımlamasını ve test etmesini sağlar. Bu süreci gerçekleştirebilmek de ürünlerin kalitesine ve müşterilerin alacağı hizmete olumlu olarak yansıyabilir.
Kahve Dünyası da kendi üretimini yapan markalar arasında bulunmaktadır. Markanın kahve çekirdeğinden, ürettikleri çikolataya kadar tüm ürünlerini denetleyip piyasaya sunması, ürünlerini geliştirme ve kalitesini artırma fırsatı yaratıyor. Ayrıca, üretim yapabilecek bir fabrikaya sahip olması da kahve sektöründe rakiplerine karşı rekabet avantajı yaratabilir.
Altınmarka Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Dilara Altınkılıç Kutmangil, Milliyet gazetesine verdiği röportajda ürünlerinin üretimini kendi yaptıkları için hammaddeyi yakından kontrol etme ve en iyi kalitede ürünü müşterilerine sunma şansı elde ettiklerini dile getirdi. Bu durum markaya, rekabet avantajı sağlamakla birlikte müşterilerine daha iyi hizmet sunma olanağı tanıyor.
2. Mağazalaşma Stratejisini Kullanması
Kahve Dünyası özellikle yurtiçindeki şubelerinde bayilik (franchise) yerine mağazalaşmayı tercih ediyor. Altınmarka Grubu Genel Müdürü Kaan Altınkılıç’ın Economist’e verdiği röportajda, ürünlerinin ve hizmetinin kalitesinin bozulmaması adına mağazalaşma stratejesini tercih ettiklerini belirtti ve bu konudaki fikirlerini şu şekilde dile getirdi:
“Türkiye'de benzeri olmayan kahve mağazacılığı anlayışıyla, sattığımız ve servis ettiğimiz tüm kahve, çikolata, dondurma ve unlu mamul çeşitlerinde kendi üretimimiz olmayan hiçbir ürünü müşterilerimize sunmuyoruz. Bu misyon sebebiyle de franchise vermiyoruz.”
Bir marka mağazalaşma stratejisi ile, hem hizmetinin kalitesini garanti altına alır hem de müşteri memnuniyetinde yaşanacak olası risklerin önüne geçebilir.
3. Diğer Markalarla İş Birliği Yapması
Başka bir kurum ile iş birliği yaparak hedef kitlenize daha hızlı ulaşabilir, yeni kitlelere markanızı tanıtabilir ve satış rakamlarınızı artırabilirsiniz. Kahve Dünyası da iş birliğine önem veren markalardan bir tanesidir. Marka, Shell gibi birçok markayla ile iş birliği yaparak hem ürünlerini daha fazla kişiye ulaştırma fırsatı buldu hem de yeni kitlelere kahve ve diğer ürünlerini tanıtma imkanı sağladı. Markanın bazı İstanbul metro istasyonlarında satış noktaları açma hakkı elde etmesi de daha fazla tüketiciye erişme fırsatı sağladı.
Kahve Dünyası’nın Türkiye’de birçok satış noktasına ulaşması özellikle Yaşar Birleşik Pazarlama ile yaptığı iş birliği sayesinde gerçekleşti. Bu konuda Yaşar Birleşik Pazarlama Genel Müdürü Suat Özyiğit şu sözleri söyledi:
“Sektöründe satış noktalarına erişim kapasitesi ve hizmet yeteneği açısından en güçlüsü olan Yaşar Birleşik Pazarlama ile kakao, kahve ve çikolata alanında yüksek kalite ve tecrübeye sahip Kahve Dünyası iş birliğinin önemli başarılar sağlayacağına inanıyoruz.”
Bu iş birliği sayesinde Kahve Dünyası, Yaşar Birleşik Pazarlama’nın erişim kapasitesinden yararlanarak Türkiye’de ulaşamayacağı birçok noktaya ulaşma fırsatını yakaladı ve ürünlerini tanıtabileceği daha fazla satış noktası elde etmiş oldu.
4. Alt Marka Oluşturması
Kahve Dünyası’nın geniş ürün yelpazesi sebebiyle mağaza açabilmek için belirli büyüklükte bir alana ihtiyaç duyması, yeni kitlelere ulaşma olasılığının azalmasına sebep oluyordu. Ancak marka, “Kahve Dünyası Algötür” konsepti sayesinde daha küçük alanlara mağazalarını açabilme imkanı bularak bu sorunu ortadan kaldırdı. “Kahve Dünyası Algötür” konsepti sayesinde müşteriler artık sadece karada değil denizde yüzerken bile Kahve Dünyası kahvelerine ulaşabiliyor. Kahve Dünyası Algötür tekne servisi sayesinde marka, tatilcilerin en yoğun olduğu Bodrum, Göcek ve Marmaris koylarında bile kahvelerini müşterileriyle buluşturabiliyor.
Altınmarka Grubu’nun Genel Müdürü Kaan Altınkılıç “Kahve Dünyası Algötür” konseptini Ekonomist dergisine verdiği röportajda şu şekilde anlattı :
“Kahve Dünyası’nda 600’e yakın ürün bulunuyor. Bu nedenle bu zamana kadar mağazalarımızı 200 metrekarenin altında açmıyorduk. Şimdi bu yeni konseptle birlikte 35 metrekarelik bile şubemiz olabilecek.”
Kahve Dünyası’nın alt marka yaratması, markanın yeni kitlelere ulaşmasını sağlarken deniz gibi tüketiciye erişilmesinin zor olduğu noktalarda bile hizmetini sunabilme fırsatı yakalamasını sağladı.
5. Yenilikçi Olması
Harvard Business Review’a göre bir ürünün ve hizmetin yenilikçi olabilmesi için ürünün tüketici açısından benzersiz olması, rekabet avantajı sağlaması ve müşteri değeri yaratması gerekiyor. Kahve Dünyası da ürünlerini ve hizmetlerini sürekli geliştiren markalar arasında yerini alıyor. Ar-Ge yöntemi sayesinde ürünlerine daha fazla odaklanan marka, teknolojiyi de hizmetine entegre ederek yenilikçi tarafını ortaya koymaya devam ediyor.
Kaan Altınkılıç, bu konudaki düşüncelerini Marketing Türkiye’ye verdiği röportajda şu şekilde dile getiriyor:
“Ürünler konusunda Kahve Dünyası olarak her daim yenilenme ve iyileşme vizyonuna sahibiz. Bundan sonraki süreç için teknolojiye odaklandık. Geliştirdiğimiz mobil uygulamayla misafirlerimize alışverişlerinden çekirdek kazandırıyoruz. Bu çekirdekler daha sonraki alışverişlerde lira olarak kullanılabiliyor. Mobil uygulamayı al-götür kahve alışverişlerinde kullananlar ise her kahve için bir damga biriktiriyor. 6 damga biriktiğinde bir adet al-götür kahve hediye ediliyor.”
Teknolojik yenilikleri benimseyen marka, hizmet kalitesini artırarak müşterilerin ürünlerine daha kolay erişmesini sağlıyor. 2024 yılında, yapay zekayı hizmetine entegre ederek operasyonel verimliliğini artırmayı da amaçlıyor.
6. Trendleri Takip Etmesi
Mckinsey’e göre günümüzde tüketicilerin yarısı sağlıklı beslenmeyi birinci öncelik olarak görüyor. Ancak, tüketicilerin daha sağlıklı beslenme konusundaki isteğine karşılık verebilmek için, gıda üreticilerinin ve perakendecilerin yenilikçi olmaları gerektiğini dile getiriyor. Kahve Dünyası’nın tüketici alışkanlığı ile ilgili trendleri takip etmesi, marka ürünlerinin satışı ve gelirini artırması açısından büyük bir fırsat yaratıyor.
Bu konuda Kaan Altınkılıç Hürriyet’e verdiği röportajda şu sözleri dile getiriyor:
“Kahve Dünyası’nın yeni trendleri takip etmesi ve ürünlerine bunu yansıtması başarısına katkı sağlıyor. Tüketici alışkanlıkları değişiyor. Biz de bundan yola çıkarak fit lezzetleri oluşturduk. Örneğin, biz aroma kullanmıyoruz. Müsli, granola, poriç de üretmeye de başladık.”
Tüm bu röportajlardan yola çıkarak bir markanın, tüketici alışkanlıklarını yakından izlemesi ve trendlere uyması; ürünlerini yeni kitlelere tanıtmasına, marka olarak güncel kalmasına ve gelirini artırmasına olanak sağlayabilir.
Sonuç olarak, Kahve Dünyası, bu stratejiler sayesinde dünyanın en büyük kahve zincirlerinden biri olmayı başardı. Bununla birlikte, markalarla daha çok iş birliği yapması, teknolojiye yatırım yapması ve birçok mağaza açarak yeni satış noktaları elde etmesi sayesinde gelirini ve marka tanınırlığını artırarak başarısına katkı sağlamaya devam eden markalar arasında yerini alıyor.