Cumhuriyetin 100. Yılına Özel: Toplumdaki Değişen Rolüyle Türk Kadını | Laba Uluslararası Eğitim Platformu
Для отслеживания статуса заказа — авторизируйтесь
Введите код, который был выслан на почту Введите код с SMS, который был выслан на номер
Код действителен в течение 5 минут Код с sms действителен в течение 5 минут
Вы уверены, что хотите выйти?
Сеанс завершен
На главную
Blog

Arama

içerik

Cumhuriyetin 100. Yılına Özel: Toplumdaki Değişen Rolüyle Türk Kadını

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını kutlarken kadın haklarının, Atatürk'ün öncülüğünde toplumsal ve siyasal alandaki radikal değişimi temsil eden yolculuğuna tanık oluyoruz.

cover-10-653babba930fd011732090-min-654121e8e1c5b267914005.jpg

Osmanlı İmparatorluğu'ndan Cumhuriyet dönemine geçiş, özellikle Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kadınların toplumsal ve siyasal rollerini kökten değiştiren bir döneme işaret etmektedir. Bu makalede, Türk kadınlarının tarihsel yolculuğunu, Osmanlı'dan Cumhuriyete geçişi, Atatürk'ün önemli rolünü ve Medeni Kanun'un kadın haklarına etkilerini inceleyeceğiz. Bu süreçte, kadınların toplumsal ve hukuki statülerinde meydana gelen bu dönüşümün nasıl gerçekleştiğini keşfedecek ve günümüz Türkiye'sinde kadınların yerini ve kadın liderlerin yükselişini ele alacağız.

Osmanlı’dan Cumhuriyete Kadının Sosyal ve İş Yaşamında Yeri

Tarihsel notlara göre Osmanlı İmparatorluğu'nda kadın, yaşadığı bölgeye bağlı olarak farklı özgürlük anlayışlarıyla mücadele etmiştir. Kırsal bölgelerdeki kadınlar genellikle aile ekonomisinin temelini oluştururken, şehirlerdeki kadınlar özellikle 15. yüzyılda Bizans ve İran etkisiyle şekillenen harem kurumu nedeniyle dört duvar arasına kapatılmış, bir "meta" haline gelmiştir. Kentlerdeki kadınların sokağa çıkma özgürlüğü bile sınırlıdır. 

cumhuriyetin 100 yılı

Atatürk ve Cumhuriyet Sonrası Türk Kadını

Atatürk, Cumhuriyet'in ilk yıllarında ülkenin geri kalmışlığı ile kadınların erkeklerden farklı ve ikincil bir konumda olduğu gerçeği arasında bir bağ kurmuştur. Kadının toplumsal ve siyasal alandaki rolünü yeniden şekillendirmek ve toplum içindeki sorumluluklarını yeniden tanımlamak amacıyla çalışmalara öncülük etmiştir. 

1923 yılında yaptığı bir konuşmada, şu önemli ifadeleri kullanmıştır: 

"Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bundan dolayı bir sosyal toplumun bir organı faaliyette bulunurken, diğer bir organı işlemezse o sosyal toplum felçlidir."

Cumhuriyetin kuruluşundan kısa bir süre önce, Kurtuluş Savaşı'nın yaraları henüz tazeyken, Atatürk'ün önderliğinde ortaya atılan, bir başkomutan veya devlet insanının ağzından duyulmamış olan bu düşünceler devrim niteliğindedir.

1924 yılında kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu, kadınların erkeklerle aynı eğitim fırsatlarına eşit olarak erişmesini sağlamıştır. Bu haklar için pek çok ülkede kadınlar mücadele etmek zorunda kalmışken, Türkiye'de kadınların eğitimde eşitlik elde etmesi büyük bir adım olmuştur.

Atatürk, teokratik devlet yapısından ve ataerkil aile düzeninin mirasından gelen pek çok muhalefete rağmen, Türk kadınlarına asırlardır sahip olamadıkları ancak yıllardır hak ettikleri bazı yasal hakları Medeni Kanun ile sağlamıştır.

Türk Kadınlarına Getirilen Medeni Kanun Devrimi

1926 yılında kabul edilen Medeni Kanun, Türk kadınlarının statüsünü kökten değiştiren tarihi bir adımdı. Bu kanunla birlikte şu önemli değişiklikler gerçekleşti:

  • Erkekler artık birden fazla kadınla evlenemiyor ve yalnızca resmi nikahla bir kadınla evlenebiliyordu. 
  • Aile birliğinin sadece kocanın isteğiyle sona ermesi uygulaması kaldırıldı ve kadınlara da boşanma hakkı tanındı.
  • Velilik kurumunda anne ve baba, hukuki açıdan eşit kabul edildi.
  • Evlenme yaş sınırları belirlendi ve bu, çocuk yaşta evliliklere son verdi.
  • Evlenme işlemi artık resmi yetkilinin önünde gerçekleştirilmesi gereken bir mecburiyet haline geldi, temsil yolu kapatıldı, karşılıklı rıza gerekliliği öne çıktı.
  • Evli kadınlar, kocasının onayını almadan taşınabilir veya taşınmaz mülk edinebilir ve bu mülkleri kendi adlarına kaydedebilirler.
  • Miras hakkı cinsiyet temelinde ayrım yapmamaya başladı ve kadınlar ile erkekler eşit haklara sahip oldu.
  • Eskiden bir erkeğin tanıklığını çürütmek için iki kadın tanığa ihtiyaç duyulurken, Medeni Kanun ile birlikte, bu cinsiyet temelindeki ayrım kaldırıldı ve her bireyin tanıklığı eşit sayıldı.

Sonuç olarak Medeni Kanun, Türk kadınlarının toplumsal ve hukuki açıdan daha eşit ve özgür bir yaşam sürmelerine olanak tanıdı.

1934 yılında kabul edilen Teşkilatı Esasiye Kanunu ile kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı. Ancak, bu hakların ilk kez 1937 yılında uygulandı ve Türk kadınları Meclis'e 18 temsilci ile girdi. Bu sonuç, o dönemin meclis yapısına göre %4,5'lik bir oranı temsil etmekteydi.

Günümüzde Kadının Yeri ve Kadın Liderler

Cumhuriyet Dönemindeki ilklere ve ilk kadın liderlere bir göz atalım:

  • 1892: İlk Türk kadın romancı olarak tarihe geçen Fatma Aliye Hanım, "Muhadarat" adlı romanını kendi ismiyle yayınladı.
  • 1913: Bedriye Osman Hanım, ilk kadın devlet memuru olarak Telefon İdaresinde göreve başladı.
  • 1920: Türkiye'nin ilk kadın avukatı Süreyya Ağaoğlu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine kayıt oldu.
  • 1920: İstanbul'da sahneye çıkan ilk Türk kadın tiyatro sanatçısı Afife Jale, tiyatro dünyasına adını yazdırdı.
  • 1921: Dr. Safiye Ali, Almanya'da tıp eğitimini tamamlayarak Türk kadınlarının ilk hekimi oldu.
  • 1923: Nezihe Muhittin'in liderliğinde Kadınlar Halk Fırkası kurularak önemli bir politik gelişmeye imza atıldı.
  • 1930: Sadiye Ardahan, Türkiye'de ilk kadın belediye başkanı seçildi.
  • 1933: Aydın ilinin Karpuzlu köyünde ilk kadın muhtar olan Gül Esin, seçimlerde 500 oy alarak tarihe geçti.
  • 1935: Türkiye Büyük Millet Meclisinde 17 kadın milletvekili, 5. Dönem seçimlerinde göreve başladı. Bu sayı daha sonra 18'e ulaştı.
  • 1936: Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen, dünyanın ilk kadın savaş pilotu olarak tarih yazdı.

Sabiha Gokcen

Tüm bu devrimlerle kız çocuklarının eğitiminde eskiye oranla büyük mesafe katedilmiş olmasına rağmen günümüzde eğitim ve meslekle ilgili sayılar incelendiğinde cinsiyetler arası eşitsizliğin hala mevcut olduğu görülmektedir.

Türk kadınları olarak daha özgür, eğitimli ve eşit haklara sahip olmamızın temelleri cumhuriyet ve Atatürk devrimleri sayesinde atıldı. Ancak, hala günümüz Türkiye'sinde ve küresel düzende kadın olmanın zorlukları ve bazı endişelerini yaşamaktayız. Eşitsizlik belirli yerlerde hissediliyor ve zaman zaman şiddetin türlü çeşitleriyle mücadele etmek zorunda kalıyoruz.

Atatürk'ün bize emanet ettiği bu anlayış ve hakları koruma sorumluluğundayız. Laba ailesi olarak, bu haklar, köklü değişimler ve eşitlik kavramlarına sonsuz bir minnet duyuyoruz.

Son Yüzyılda Kadınların Toplumdaki Yükselişi

Günümüzde, kadınlar hala iş hayatında liderlik pozisyonlarına yeterince erişememekte ve cinsiyet eşitsizliği devam etmektedir. Ancak, Türk kadınları için umut verici bir gelecek her şeye rağmen söz konusu. Kadınlarımızın potansiyeline değer veriyor ve daha fazla kadınımızı iş dünyasında lider ve üst düzey pozisyonlarda görmek istiyoruz. Laba İş Hayatındaki Kadınlar için Liderlik Eğitimi kursu, kadınların iş dünyasında parlak bir geleceğe sahip olabilmeleri ve liderlik pozisyonlarına ulaşabilmeleri için gereken becerileri kazanmalarına yardımcı oluyor.

cumhuriyetin 100 yılı

Kadınlar için Geleceği Şekillendirme Fırsatı

Kursumuz, kadınların liderlik becerilerini geliştirmelerine, özgüvenlerini artırmalarına ve iş dünyasında daha etkili olmalarına yardımcı oluyor. Kursun içeriği, etkili iletişim, liderlik stratejileri, network oluşturma, duygusal zeka, ve daha birçok kritik beceriyi kapsamaktadır. Bu beceriler, kadınların kariyerlerini ilerletmelerine ve liderlik pozisyonlarına yükselmelerine yardımcı olacaktır.

İş Hayatındaki Kadınlar için Liderlik Eğitimi, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılını doldururken, kadınların iş dünyasındaki liderlik rolünü güçlendirmeleri için bir fırsat sunuyor. Kadınları kendi geleceklerini şekillendirmeye ve toplumsal değişime liderlik etmeye teşvik ediyor.

Bu kursa katılarak, tarihsel mirasımızı onurlandırabilir ve kadınların liderlik potansiyellerini en üst düzeye çıkarmakta bir rol oynayabilirsiniz. Geleceği şekillendirmek için adım atın ve kadınların iş dünyasındaki liderlik yolculuğuna destek verin.

Haber bültenimize abone olun

Haftada en iyi materyalleri içeren bir mektup. Hiçbir şeyi kaçırmamak için abone olun
Takip ettiğiniz için teşekkür ederiz